7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı

7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 192-193-194-195 Cevapları MEB Yayınları

7. Sınıf Türkçe Kitabı MEB Yayınları Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Dinleme Metni Cevapları Sayfa 192, 193, 194, 195


Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Dinleme Metni Cevapları


7. Sınıf Türkçe Kitabı MEB Yayınları Sayfa 192-193-194-195


Soru : Aşağıda verilen Türk büyükleri hakkında bildiklerinizi anlatınız.


Cevap :

Resimde Verilen Türk Büyükleri Ve Haklarında Kısaca Bildiklerim

Mustafa Kemal Atatürk: Cumhuriyet’ imizin kurucusu ve milli kahramanımızdır.
1881’de Selanik’te doğdu. Annesi Zübeyde Hanım, babası Ali Rıza Efendi’dir. Sırasıyla, Mahalle Mektebi, Şemsi Efendi Okulu, Selanik Mülkiye Rüştiyesi, Selanik Askeri Rüştiyesi, Selanik Askeri İdadisi, Harp Okulu ve Harp Akademisi’n de okudu. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak milli mücadele için adım attı. Kahraman şehit ve gazilerimizle beraber ülkemizi düştüğü zor durumdan çıkardı. Cumhuriyet’ i ilan etti. Ve günümüz Türkiye’ sinin temellerini attı.
10 Kasım 1938 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nda hayatına veda etti.

Fatih Sultan Mehmet: Fatih Sultan Mehmet 29 Mart 1432’de Edirne’de doğdu. Babası Sultan İkinci Murad, annesi Huma Hatun’dur.

Bilime büyük önem veren Fatih Sultan Mehmet yabancı ülkelerdeki büyük bilginleri İstanbul’a getirtirdi. Dahi padişah olarak bilinir. İyi bir mühendisti. Fetih için gereken birçok aleti kendisi tasarladı.

İstanbul’ u alarak büyük bir imparatorluk bıraktı. Şair ve açık görüşlüydü. Fatih Sultan Mehmet 1481 yılına kadar hükümdarlık yaptı ve bizzat kendisi dahil olarak 25 sefere katıldı. İstanbul’u fethedip 1100 yıllık Doğu Roma İmparatorluğunu ortadan kaldırarak Fatih ünvanını aldı.
Orta Çağ’ı kapatıp, Yeniçağ’ı açan Cihan İmparatoru Fatih Sultan Mehmed, Nikris hastalığından dolayı 3 Mayıs 1481 günü Maltepe’de vefat etti ve Fatih Camii’nin yanındaki Fatih Türbesi’ne defnedildi.

Mimar Sinan:  Lakabı Koca Sinan’ dır. 1490 ‘ da Ağırnas Kasabasında doğmuştur. Yavuz Sultan Selim dönemindeyken devşirme biri olarak İstanbul’a getirilmiştir. Devşirmelik sistemi yabancı uyruklu Ermeni, Rum, Bulgar, Macar gibi farklı kökenlere sahip olan çok sayıda kişi çocukluğunda devşirme yöntemi ile eğitilmesi ve önemli görevlere getirilerek topluma kazandırılması ve isyanlarının önlenmesi amacıyla yapılan bir sitemdi.
Kanuni Sultan Süleyman zamanında yeniçeri olmuş ve birçok askeri göreve katılmıştır. Mimari eserlerin yapımında görev almıştır.
Süleymaniye Camisi İstanbul’daki en güzel eserlerindendir. Birçok yapıta mimarlık etmiştir. 84 cami, 57 medrese, 53 mescit, 48 hamam, 8 köprü, 3 darüşşifa, 20 kervansaray, 17 imaret, 8 mahzen, 35 saray, 22 türbe, 7 darülkurrave 5 su yolu kemeri olmak üzere 364 eser bırakmıştır.

Mehmet Akif Ersoy: 20 Aralık 1873 doğmuş ,27 Aralık 1936 yılında vefat etmiştir. İstiklâl Marşı’nın yazarıdır. “Vatan Şairi” ve “Milli Şair” unvanları ile tanınmaktadır. Kitapları ve eserleri vardır.

Yunus Emre:  1240 senesinde Eskişehir’de doğdu. Anadolu’nun dört bir yanında tanınmış olan Türk ozanlarındandır. Birçok şiiri ve tasavvufa olan düşkünlüğü ile bilinir. 1320 ya da 1321 senesinde vefat etmiştir.

Nene Hatun: Nene Hatun 1270 (1857’de) Erzurum’un Çeperli köyünde doğdu. Babasının adı Hüseyin, annesinin adı Zeliha’dır. Türk kadın kahramanlarımız arasındadır. Rus işgaline karşı Erzurum’daki halk direnişinin simgesi olmuştur. 20 yaşlarında olan Nene Hatun, 3 aylık oğlunu evde bırakarak şehrin savunmasına katıldı . Nene Hatun, zatürre teşhisiyle tedavi gördüğü hastanede 22 Mayıs 1955 günü 98 yaşında vefat etti. Aziziye Şehitliği’ne defnedilmiştir.

Soru : Türk büyüklerine ait bildiğiniz söz ya da sözler varsa arkadaşlarınızla paylaşınız.


Kısa Cevap : “Türk büyüklerine ait bildiğiniz söz ya da sözler varsa arkadaşlarınızla paylaşınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

  • Benim hayatta yegâne fahrim, servetim TürkIükten başka bir şey değiIdir. Atatürk
  • Yüksek türk; senin için yüksekliğin hududu yoktur. Atatürk
  • Sanma şâhım / herkesi sen / sâdıkâne / yâr olur

Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur

Sâdıkâne / belki ol / bu âlemde / dildâr olur

Yâr olur / ağyâr olur / dildâr olur / serdâr olur

Şiirin günümüz Türkçesiyle aktarımı şöyle sunulabilir:

“Şahım sen herkesi kendine sadık dost sanma

Sen herkesi dost sanma belki o düşmanın olur

Belki o kişi alemlerde sözü geçen olur

Dost olur düşman olur sözü geçen olur hükümdar olur”
Yavuz Sultan Selim

…Cesaret insanı zafere, kararsızlık tehlikeye, korkaklık ise ölüme götürür. (Yavuz Sultan Selim)

Yeniliceğinden korkan daima yenilir. / Yıldırım Bayezid

Biz Türk milleti temiz bir milletiz. Biat nedir asla bilmeyiz. Bundan dolayı Tanrı bizi aziz kılmıştır. (Alparslan)

Tükürün cephe-i lâkaydına şarkın, tükürün. Kuşkulansın, görelim gayretleri halkın, tükürün milleti alçakça vuran darbelere, tükürün onlara alkış tutan kahpelere! (Mehmet Akif Ersoy)

Türk devletinin yenilmez, zinde hayat gücü ve Türk milletinin teminatı ve istikbali gençliktir. (Alparslan Türkeş)

Siz çoksunuz biz Türk! (Bilge Kağan)

Türk olmayı her omuz, her baş, her yürek kaldıramaz. (Kemal Sunal)

Türk töresi, Türk ülküsünün ayrılmaz parçasıdır. (Alparslan Türkeş)

Denildi mi bir yere Türk Beldesi. Gözüm al bayraktan başkasını aramaz kulağım da sadece ezan sesini! (Necip Fazıl Kısakürek)

Kan dökülmesini seven bir millet olmasak da söz konusu vatan olduğu zaman Dünya’nın bile şah damarını kesebilecek bir güçteyiz. (Muhsin Yazıcıoğlu)


7. Sınıf Türkçe Kitabı MEB Yayınları Sayfa 193 Cevapları 


1. Etkinlik


Soru : a) Belgeseli izlerken not aldığınız kelimelerin anlamlarını tahmin ederek yazınız. Tahminlerinizin doğruluğunu TDK Türkçe sözlükten kontrol ediniz.


Cevap :

Rumi (tahminim): Anadolu ile ilgili

TDK Anlamı: Bizans İmparatorluğu’na ve bu imparatorluğun egemenliği altındaki ülkelerde yaşamış olanlara ilişkin olan, Anadolu ile ilgili

Medrese (tahminim): dini ilimlerin alındığı okul

TDK Anlamı: İslam ülkelerinde, genellikle İslamlık kurallarına uygun bilgilerin okutulduğu öğretim kurumu


Soru : b) Not aldığınız kelimeleri birer cümlede kullanınız.


Cevap :

Rumi : Rumi takvimin isminin Rumilerden mi alındığını merak ediyorum.

Medrese : Eskiden insanlar medrese eğitimine çok önem verir, bu yerlerden her alanda uzmanlar yetiştirirlerdi.


7. Sınıf Türkçe Kitabı MEB Yayınları Sayfa 194 Cevapları 


2. Etkinlik


Soru : Aşağıdaki soruları izlediğiniz belgeselden hareketle cevaplayınız.


1. Celâleddîn, nasıl bir günde ve nerede doğmuştur?


Cevap :

Celâleddîn, Belh şehrinde, kum fırtınalarının çok olduğu bir akşam üstünde , taştan oyulmuş bir evde doğmuştur.


2. Babası Celâleddîn’i ne zaman ve kime teslim etmiştir?


Cevap :

Babası Celâleddîn’i  emeklemeyi bırakıp ayağa kalktığı zaman, Burhaneddin Tirmizi’ye teslim etmiştir.


3. Hükümdarın şehrin anahtarını Bahaeddin Veled’e göndermesine neden olan olayı anlatınız.


Cevap :

Hükümdarın şehrin anahtarını Bahaeddin Veled’e göndermesine neden olan olay; Belh’teki bir derste felsefeci Fahrettin Razi ile üç gün üç gece süren bir tartışmada galip çıkmasıdır.


4. Celâleddîn’in çölde gördüğü serabın hakikati nedir? Açıklayınız.


Cevap :

Celâleddîn’in çölde gördüğü serabın hakikati 6 ciltlik Mesnevi’nin yazılmasıdır.


5. İzlediğiniz belgeselde geçen “Aşkı bulması için bir de kendini kendinden iyi anlayana ihtiyacı vardı.” sözünü yorumlayınız.


Cevap :

“Aşkı bulması için bir de kendini kendinden iyi anlayana ihtiyacı vardı.” sözü insanın bir yerlere gelmesi için bir öndere ve yol göstericiye ihtiyaç duyması manasına gelir. Bizlerde istediğimiz bir mesleği elde etmek için öğretmen ve başarılı insanları örnek alıyoruz. Aslında bu hayatımızın her alanında böyledir. Her ne olursa olsun bir öğreticiye ihtiyaç vardır.


6. Tebrizli Şems ile karşılaşan Mevlânâ’nın hayatında meydana gelen değişiklikler nelerdir?


Cevap :

Tebrizli Şems ile karşılaşan Mevlânâ’nın hayatında büyük değişiklikler olmuştur. Şems ile olan dostluğu ailesini ve çevre esnafını rahatsız etmiş ancak bu sayede Allah aşkı ve manevi terbiyeyi alabilmiştir.


7. Mevlânâ’nın düşünceleriyle bütün insanlığı kucaklamasının nedenleri neler olabilir?


Cevap :

Mevlânâ ‘nın düşünceleriyle bütün insanlığı kucaklamasının nedenleri; herkesi olduğu gibi kabul etmesi ve herkese Allah yarattığı için değerli gözüyle bakmasıdır.


3. Etkinlik


Soru : Aşağıda metin türleri ile ilgili bilgiler verilmiştir. “Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî” metninin türüyle ilgili olanları işaretleyerek metnin türünü yazınız.


Cevap :

  • (X) Olaylar, kronolojik sıraya uygun biçimde üçüncü kişi ağzıyla anlatılmıştır.
  • (   ) Günlük hayatta karşılaşamayacağınız bir kişinin hayatına yer verilmiştir.
  • (X) Tanınmış bir kişinin hayatı, eserleri, başarıları anlatılmıştır.
  • (X) Tarafsız ve gerçekçi bir biçimde nesnel anlatım kullanılmıştır.
  • (   ) Anlatılanlar kişinin kendisi tarafından anlatılmıştır.
  • (   ) Kişinin hayatının bir bölümü anlatılmıştır.
  • Metnin Türü: Biyografi

4. Etkinlik


Soru : Araştırdığınız ünlü Türk düşünür veya bilgininin insanlığa yaptığı katkıları arkadaşlarınıza anlatınız.


Cevap :

Araştırdığım ünlü Türk düşünür ve bilginler ve insanlığa yaptıkları katkılar

Ali Kuşçu

Timur İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu’nda bir astronom, matematikçi ve dil bilimcidir.
Semerkant’ta doğmuştur. Ali Kuşçu’nun babası Türkistan ve Maveraünnehir emîri Uluğ Beyin doğancıbaşısı Muhammed’dir.
Semerkant’ta ilk eğitimini aldıktn sonra Bursalı Kadızade Rumî’den ve Uluğ Beyin kendisinden matematik ve astronomi derslerialmıştır.
Kirman’da öğrenimini tamamlamıştır. 1421 ‘ de Uluğ Beyin kurduğu rasathaneye müdür oldu ve onun Zîc (yıldızların yerlerini ve hareketlerini gösteren cetvel) isimli eserine yardımcı olarak çalıştı.
Uluğ bey, 1450 yılında ölünce, Semerkant medreselerindeki derslerine son verdi ve Hacca gitmek için Tebriz’e geldi.
Uzun Hasan, Osmanlılarla barış konuşmaları için Ali Kuşçu’yu Fatih Sultan Mehmet’ e yolladı. Ünlü bilgine hayran olan İkinci Mehmet, kendisinden İstanbul’da kalmasını rica etti.
Kuşçu, bu daveti elçilik görevini bitirdikten sonra kabul edeceğini söyleyerek geri döndü. Bir süre sonra ise bütün ailesini alarak İstanbul’a yerleşti. Osmanlı-Akkoyunlu sınırında büyük bir törenle karşılandı ve Ali Kuşçu Ayasofya medresesine müderris oldu. 1474 yılında ise vefat etti.
Ali Kuşçu kelam, dil bilgisi ve matematik, astronomi yönünde araştırmalar yaptı.

Ali Kuşçu’nun Astronomi Alanında Eserleri

Sharḥ e Zîj e Ulugh Beg
Risāla fī Halle Eshkale Moadeleye Ghamar lil-Masir
Risāla fī aṣl al-Hâric yumkin fī al-sufliyyeyn
Sharḥ ʿalā al-tuḥfat al-shāhiyya fī al-hayāt
Risāla dar elm-i ḥeyāt
Al-Fatḥīya fī ʿilm al-hayʾa
Risāla fi Hall-e Eshkal-i Ghammar

Ali Kuşçu’nun Matematik Alanında Eserleri

Risāla al-muḥhammadiyya fi-ḥisāb
Risāla dār ʿilm al-ḥisāb: Suleymaniye
Kelâm ve Fıkıh
Sharh e Jadid ale’t-Tejrîd
Hashiye ale’t-Telvîh
Unkud-üz-Zevahir fi Nazm-al-Javaher

Ali Kuşçu’nun Mekânik Alanında Eserleri

Tazkare fi Âlâti’r-Ruhâniyye

Ali Kuşçu’nun Dil ve Belagat Alanında Eserleri

Sharh Risâleti’l-Vadiyye
El-Ifsâh
El-Unkûdu’z-Zevâhir fî Nazmi’l-Javâher
Sharh e’Sh-Shâfiye
Resale fî Beyâni Vadi’l-Mufredât
Fâ’ide li-Tahkîki Lâmi’t-Ta’rîf
Resale mâ Ene Kultu
Resale fî’l-Hamd
Resale fî Ilmi’l-Me’ânî
Resale fî Bahsi’l-Mufred
Resale fî’l-Fenni’s-Sânî min Ilmihal-Beyân
Tafsir e-Bakara ve Âli Imrân
Risâle fî’l-İstişâre
Mahbub-al-Hamail fi kashf-al-mesail
Tajrid-al-Kalam


Akşemseddin

Akşemseddin ‘ in asıl ismi Muhammed bin Hamza’dır. açının sakalının ak olması veya beyaz elbiseler giymesinden dolayı Akşeyh veya Akşemseddin lakabı kendisine verilmiş, öyle anılmıştır.
Soyu hazret-i Ebu Bekr-i Sıddik’a kadar ulaşır.
1390’ da Şam’da doğdu.
Küçük yaşta ilim tahsiline başladı ve hafız oldu. İlim tahsilini tamamladıktan sonra, Osmancık’a müderris olarak atandı. Tasavvuf yolunda ilerlemek için zamanın büyük velisi Hacı Bayram-ı Veli’ye talebe oldu. Hacı Bayram-ı Veli’den icazet (diploma) aldı.
Akşemseddin, bulaşıcı hastalıklar üzerinde çalışmış, Maddet-ül-Hayat adlı eserinde:

“Hastalıkların insanlarda birer birer ortaya çıktığını sanmak yanlıştır. Hastalıklar insandan insana bulaşmak suretiyle geçer. Bu bulaşma gözle görülemiyecek kadar küçük fakat canlı tohumlar vasıtasıyla olur.” diyerek, bundan beş yüz sene önce mikrobun tarifini yapmıştır.
Pasteur’un teknik aletlerle Akşemseddin’den dört asır sonra çalışmış ve mikrop teorisi yanlış olarak Pasteur’a atfedilmiştir.
Sadrazam Çandarlı Halil Paşanın oğlu Kazasker Süleyman Çelebi’yi tedavi etti.Ayrıca hastalıklar ve tedavi şekilleri hakkında bilgiler verdi.Ebu Eyyub el-Ensari’nin kabri onun işareti ile çıkarılmıştır.
,Akşemseddin padişahın kendisini yanında istemesine rağmen kabul etmedi, Göynük’e yerleşti ve vefatına kadar orada kaldı.
1460’ta Göynük’te vefat etti.

ESERLERİ:

1) Risalet-ün-Nuriyye
2) Def’ü Metain
3) Risale-i Zikrullah
4) Risale-i Şerh-i Ahval-i Hacı Bayram-ı Veli
5) Malumat-ı Evliya
6) Maddet-ül-Hayat
7)Nasihatname-i Akşemseddin


Mimar Sinan

29 Mayıs 1489’da Kayseri’nin Ağırnas köyünde doğdu.
22 yaşında orduya asker yetiştiren Acemi Oğlanlar Ocağı‘na alındı.
1514‘te Çaldıran Savaşı ve 1516-1520 arasında yapılan Mısır seferlerinden sonra, Yeniçeri Ocağı‘na alındı.
1522‘de subaylığa yükseldi.
Bundan sonra Mohaç seferine, Viyana, Irak’a düzenlenen, Bağdat ve Tebriz seferlerine katıldı.
Son Bağdat seferinde, Van Gölü‘nün üstünden geçecek üç geminin yapımını tamamlaması, Sinan’a haseki ünvanı kazandıdı.
Korfu, Pulya ve Moldavya seferlerinde görev aldı.
Ordunun yapı ihtiyacını karşılamaya yönelik çeşitli görevler üstlenmiştir.
Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murat olmak üzere, üç padişah zamanında mimarbaşı olarak birçok eser yapmıştır.
17 Temmuz 1588 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir.
Mimar Sinan 81 camii, 51 mescit, 55 medrese, 26 darül-kurra, 17 türbe, 17 imarethane, 3 darüşşifa (hastane), 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 hamam olmak üzere 375 eser inşasında görev almıştır.
Mimar Sinan’ ın birçok eseri vardır. En çok bilinenlerden birkaçı şunlardır:

  • Süleymaniye Camii
  • Haseki Külliyesi
  • Selimiye Camii
  • Eski Valide Camii
  • Mihrimah Sultan Külliyesi
  • Mihrimah Sultan Camii
  • Şehzade Camii
  • Cihangir Camii
  • Şah Sultan Camii
  • Rüstem Paşa Camii
  • Sokollu Mehmed Paşa Külliyesi

5. Etkinlik


Soru : a) İzlediğiniz belgeseldeki örtülü anlamları belirleyerek yazınız.


Cevap :

  1. Celaleddin emeklemeyi bırakıp ayağa kalktığı gün babası tarafından boynuna asılı yeşil kaplı Kur’an- Kerim ile Burhaneddin Tirmizi’ye teslim edilmesi.
  2. Aşkı bulması için bir de kendini kendinden iyi anlayana ihtiyacı olması.

Soru : b) İzlediğiniz belgesel kimler için ve hangi amaçla hazırlanmış olabilir? Açıklayınız.


Cevap :

İzlediğimiz belgesel , Mevlana’ yı merak eden ve manevi aşkı tanımak isteyen herkes için bilgilendirme amacıyla yazılmıştır.


7. Sınıf Türkçe Kitabı MEB Yayınları Sayfa 195 Cevapları 


6. Etkinlik


Soru : “Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî” belgeselinin tutarlılığını (mantık kurallarına uyması, duygusal ve düşünsel çelişkiler taşımaması, konudan sapılmaması) sorgulayarak düşüncelerinizi aşağıya yazınız.


Cevap :

Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’ nin çölde gördüğü serap gibi olağan üstü haller olsa da tutarlı ve mantıksaldır. Şems-i Tebrizi ile tanıştıktan sonra ailesinin ve esnafın Mevlana’ya neden sırt çevirdiği yeterinde açıklanmadığı için biraz örtülü olmuş.


7. Etkinlik


Soru : “Fare ile Kurbağa” metninde geçen ek fiilleri bularak birer cümlede kullanınız.


Cevap :

gagasındaymış : Meğer benim köftem kaçan kuşun gagasındaymış.

olursan : Sen doktor olursan dile benden ne dilersen.

verirsek : Ona bir şans daha verirsek başaracağına inanıyorum.


8. Etkinlik


Soru : Aşağıdaki paragraftan yola çıkarak A4 kağıdına paragrafın sizde uyandırdığı düşünceleri anlatan bir yazı yazınız. Yazınızı sınıf veya okul panosunda paylaşınız.

Bir şey yap… Güzel olsun. Çok mu zor? O vakit güzel bir şey söyle. Dilin mi dönmüyor? Güzel bir şey gör. Veya Beceremez misin? Öyleyse güzel bir şeye başla Ama hep güzel şeyler olsun.

Şems-i Tebrizî


Cevap :

İnsan doğası itibariyle temiz ve güzeldir.

Bunu ilk doğduğu andan ve özellikle masumiyetinin en yüksek olduğu çocukluk zamanlarından anlayabiliriz.

Önemli olan bu masumiyetimizin içerisinde olan güzel olmayı kaybetmemeli ve hayatımız boyunca daima güzel işler yapmayı amaçlamalıyız.

Bütün insanların zaman zaman hatalar yapsalar da güzellikler için uğraştığı bir toplumda yaşamanın ne kadar güzel olacağını varın bir siz de düşünün

Hayatımızda mesleğimiz ve konumumuz ne olursa olsun güzellikler yapmak elimizdedir

Bu güzellikler için çabalamalı ve yaptığımız hiçbir iyilik ve güzelliği küçük görmeyerek elimizdeki her şey güzelleştirmeye hiç yapılmasak güzel düşünmeye çalışmalıyız.

Çünkü güzel düşündükçe güzel olur güzel oldukça çevreye güzellikler saçarız.

Son olarak şunu söyleyebilirim ki insan netice itibariyle güzel, güzelliği aslından çeker, insan güzel düşünse bile olur her yer çok güzel.


İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

İsim yerine takma isim yazabilir veya hiç isim yazmayabilirsiniz.